9 Eylül

TRAFİK KAZASI SONUCU ARAÇTA OLUŞAN DEĞER KAYBININ TAZMİNİ

Tamamen onarılmış olsa bile kazaya uğrayan araçlar, kaza sonucu oluşan tahribatın izlerini taşıyacağından, tamirden sonraki rayiç değerinin, kazadan önceki rayiç değerinden az olacağı açıktır. Aracın onarılmış durumdaki değeri, ne kadar iyi onarılmış olursa olsun kural olarak aynı nitelikteki hiç hasara uğramayan araç değerinden düşüktür ve bu da cari değerinden kaybettirmektedir. Zararı tazminle yükümlü olan kimse, tazmin borcunu doğuran eylemin meydana gelmesinden önceki durumuna iadeye mecburdur. Bu ilke, zarar, ister haksız eylemden doğsun, isterse sözleşmeye aykırı hareketten meydana gelsin, aynen uygulanır.

Ancak uygulamada Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası Poliçesi (ZMMS)’ler araç değer kaybı talebini çeşitli gerekçelerle reddetmekte, ya da gerçek zararın çok altında bedeller ödemektedir.Oysa araç değer kaybına ilişkin zarardan, kusuru oranında ZMMS veya doğrudan kazaya karışan, karşı taraf araç maliki ve şoförü de sorumludur.Zararın karşılanmaması halinde dava yoluyla tahsil edilmesi mümkündür.

Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası Poliçesi (ZMMS) ile sigortacı, kusurlu araç sahibinin sorumluluğuna müteselsilen ortak olmaktadır. Trafik sigortacısı, yalnızca mağdur araçta meydana gelen hasar bedelinden değil, “doğrudan zarar” kabul edilen “araç değer kaybından da” sorumludur. ZMMS nın limitinin yetmemesi durumunda, karşı tarafın kaskosu varsa, bu kaskoda ki maddi zarara ilişkin ihtiyari Mali mesuliyet Sigortası (İMMS)kapsamında da bu zararın tazmini sağlanabilir.Yargıtay’ın yerleşik içtihatları da bu yöndedir.Ancak , hasar gören aracın kullanılamamasından doğan ve “dolaylı zarar” kabul edilen; geçici kazanç kaybı veya ikame araç gideri gibi zararlar ZMMS tarafından karşılanmaz.Yalnızca kusurlu araç sahibi / sürücüsünden veya kişinin araç kasko sigortasında ayrı bir kloz varsa, kasko genel şartları ve poliçe özel şartları dahilinde kasko sigortacısından talep edilebilir. Kazanç kaybı, araç sahiplerinin veya işletenlerin araçtaki kaza sebebiyle oluşan hasarın onarılması için geçen sürede araçlarını kullanamadıkları için kaybettikleri ticari kazancı ifade eder. Söz konusu kaybın Borçlar Kanunu hükümleri doğrultusunda kazaya karışan kusurlu taraftan talep edilmesi gerekmektedir.

2918 sayılı KTK.nun 109.maddesi 1.fıkrasında “Motorlu araç kazalarından doğan maddi zararların tazminine ilişkin istekler, zarar görenin, zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği günden başlayarak iki yıl ve herhalde kaza gününden başlayarak on yıl içinde zamanaşımına uğrar” denilmiştir.Dava için bu sürenin geçirilmemesi önemlidir

Av.Muhammet Özer